×

Uyarı

Joomla_3.10.12-Stable-Update_Package.zip silme başarısız.

Perşembe, 16 Şubat 2012

Aralık 2008'de Türkiye Judo Federasyonu Başkanlığı'na seçilen Fatih UYSAL ve teknik ekibinin ilk uluslararası sınavı olan 2009 yılı  Büyük Bayanlar Sofya Dünya Kupası'na judo milli takımımız Türk judo tarihinin en kalabalık sporcu sayısı (17 bayan sporcu) ile katıldı. Ancak, bayan judocularımız bu müsabakada rakipleriyle yaptıkları 20 maçta 16 mağlubiyet  alarak judo camiasında adeta bir şok yarattılar. Yine aynı tarihlerde Gürcistan'da yapılan Büyük Erkekler Tiflis Dünya Kupası'nda da erkek judocularımız bayan sporcularımızı aratmayacak bir sonuçla 8 maçta 7 mağlubiyet alarak yurda döndüler. 2009'un ilk uluslararası müsabakasında bayan milli takımımız Sofya'da 25 ülke arasında, erkek milli takımımız da Tiflis'te 20 ülke arasında son sırada yer alan takım oldu.

2010 yılına geldiğimizde ise, bir önceki yıl Sofya ve Tiflis'e 25 kişilik kalabalık bir sporcu ordusu ile katılmamıza rağmen alınan kötü sonuçlarla camiada hayal kırıklığı yaşatan bayan ve erkek milli takımlarımız bu kez, derece alma ihtimali yüksek dar bir ekiple turnuvalarda yarıştılar. Ancak, 4 sporcu ile katıldığımız Sofya'daki müsabakalarda bayan judocularımız yine bir önceki yılın başarısızlıklarını tekrar ederek, yaptıkları 6 maçta 4 mağlubiyet alarak genel klasmanda sıfır puanla son sıradaki yerlerini korudular (!). Erkek milli takımımız  sporcuları ise, bayanlara nazaran daha başarılı olarak, ilk üçe girip madalya kazanamamalarına rağmen, aldıkları beşincilik ve yedincilik dereceleriyle turnuvaya katılan 14 ülke arasında 9. sırada yer aldılar.

Başkan UYSAL ve teknik ekibinin, 2009 ve 2010 yılları Sofya ve Tiflis Dünya Kupaları'nda aldıkları başarısız sonuçlar camiada büyük bir üzüntü doğururken, daha da üzücü olanı, bu müsabakalarla ilgili hiçbir haberin Judo Federasyonu'nun web sitesinde haber olarak yer almaması, kötü sonuçların judo ailesinden gizlenmesi idi. Buna rağmen, camiamız bu müsabakalarla ilgili haberleri Judo ve Kuraş Derneği'nin sitesini takip ederek öğrenebildiler.

İki yıl süren başarısızlıklar 2011'de Sümeyye AKKUŞ (-48 kg)'un tüm rakiplerini yenip şampiyon olarak altın madalya ve Gülşah KOCATÜRK (+78 kg)'ün de üçüncü olarak bronz madalya kazanması ile kısmen de olsa sona erdi. Aynur SAMAT (-52 kg) elde ettiği yedincilik derecesiyle ülkemize puan kazandırırken, müsabakalara katılan diğer 5 sporcumuzun da ilk turlarda rakiplerine Ippon ile mağlup olmaları hâlâ gidecek çok yolumuz olduğunu gösteriyordu. Erkek milli takımımızın da 9 sporcu ile katıldığı Tiflis'te ilk madalyamızı  Ahmet SARI (-81 kg) üçüncülük derecesiyle bronz olarak alırken, Ömer YAMAN (-73 kg) yedinci, diğer 7 sporcumuz da bayan sporcuları mahçup (!) etmemek için ilk turlarda rakiplerine Ippon ile yenilerek elendiler.

2012 yılında ise, 44 ülkenin 195 sporcu ile yarıştığı Sofya Dünya Kupası 2009 yılındaki rekor katılımının aksine en az sporcu ile katıldığımız (3 bayan sporcu) müsabaka oldu. Sadece, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları'na katılma şansı olan sporcularımızın iştirak ettiği son Sofya Dünya Kupası aynen 2009 ve 2010 yılları gibi yine madalya kazanamadığımız bir Dünya Kupası oldu. Bir yıl öncesinin şampiyonu Sümeyye AKKUŞ (-48 kg) ancak yedinci sırada yer alabilirken, +78 kg'da yarışan sporcularımız Gülşah KOCATÜRK  ve Belkıs Zehra KAYAise, ilk turlarda rakiplerine yenilip elenerek Olimpiyat Oyunları için hiç de iyi işaretler vermediler.

Erkek milli takımımızın da en az sporcu ile katıldığı (3 erkek sporcu) son Dünya Kupası olan Tiflis Dünya Kupası'nda 2012 Londra Olimpiyat Oyunları'na puan toplayan judocularımız ilk üçe girip madalya kazanamazken, Hasan VANLIOĞLU (-73 kg) beşinci, Sezer HUYSUZ (-73 kg) yedinci olurken, Ahmet SARI (-81 kg) ise, ilk turda rakibine yenilerek elendi.

2009-2012 yılları arasındaki Sofya Dünya Kupalarına katılan bayan milli takım sporcularımızın müsabakalara katılan diğer ülke milli takımlarının ikinci, üçüncü sıradaki ve genç sporcuları ile yaptıkları 51 maçta, 33 mağlubiyet ve 18 galibiyet, erkek judo milli takım sporcularımızın da Tiflis Dünya Kupalarına katılan diğer ülkelerin yine ikinci, üçüncü sıradaki ve genç sporcularla yaptıkları 45 maçta, 23 yenilgi ve 22 galibiyet elde ettiklerini görüyoruz.

Fatih UYSAL Federasyonu, seçildiği dört yıllık dönemde katıldığı Büyük Bayanlar Sofya Dünya Kupalarında bir altın ve bir bronz, Büyük Erkekler Tiflis Dünya Kupalarında ise sadece bir bronz madalya kazanabilmiş, bayan ve erkek takımlarımız 2009-2012 yıllarındaki bu turnuvalarda dağıtılan toplam 224 madalyanın ancak 3 tanesini elde edebilmiştir. Bu rakkamlar da bize, Türk judosunun Başkan Fatih UYSAL döneminde başarısız olduğunu ve dünya judosu içindeki payının yüzde bir-bir buçuğuna tekabül ettiğini bir kez daha göstermektedir.